Yalnızlık

Hepimizin en temel korkularından biri; yalnızlık…
Farklı nedenlerden dolayı; bir şekilde korkmuşuz, korkutulmuşuz yalnızlıktan…
Aslında; pek çok bağımlılığı yalnızlık duygusundan, yalnız kalma korkusundan kaçmak için ediniyoruz. En başta da yalnız kalmamak için ilişkilere, kişilere bağımlı oluyoruz. Kendimizi hiç yalnız bırakmayarak dünyanın en sosyal insanı olabiliyoruz. Dernekler, üyelikler, çeşit çeşit arkadaş grupları, gece hayatı, gündüz hayatı, bitmek bilmeyen iş hayatı…
Ya da kitap kurduyuz. Yalnızlığı kitaplarla geçiştiriyoruz, hep aksiyon halinde olmakla ört bas ediyoruz, bastırıyoruz. Kısacası; şu yalnızlığı hep görmezden geliyoruz. Ondan köşe bucak kaçıyoruz.
Halbuki o yalnızlık orada, onun içine bir düşsek, duygusunu dibine kadar yaşasak ve yalnız olunca ölmediğimizi bi görsek. İşte o zaman yalnızlık korkusu tek başınalığın keyfine dönüşüyor.
Esas mucize; tek başınalığın keyfine, neşesine şükrüne girince geliyor. “Çekilirsen aradan tezahür eder YARADAN!” sözü var ya işte o yalnızlığın içine korkmadan düşünce fark ettim ki yalnızlık Tanrı’yla buluşturuyor.
Peki içimize bu duyguyu koyan kim?
Cevap  Yaradan!
Neden? kendini ara, bul diye…
Niye? Çünkü kendini bilen Rabb’ini bilir diye…
Eee o zaman hepimize vuslat hayırlı olsun.
Hiç bir zaman yalnız olmadığımız, Tanrı’yla hep BİR olduğumuz bilinci açılsın, yayılsın, kalplerimize dolsun,
AŞK’la…


0:00
0:00